Welcome to Our Website

Mehmet Büyükekşi bunlara ne diyecek? Çok ağır sözler.Her şey ortaya çıktı

Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi, kulüplerin hemen seçim açıklamasına karşılık 18 Temmuz tarihini değiştirmeyeceğini söylemiş, suçlamalarda da bulunmuştu.

Ardından TFF’nin internet sitesinden de seçim isteyen kulüplere suçlayan açıklama yapılmıştı.

Bu açıklamalara İstanbulspor Kulübü’nden çok konuşulacak uzun bir cevap geldi.

İstanbulspor’dan yapılan açıklama aynen şöyle:

Mevcut TFF Başkanı tarafından bugün gerek basında, gerekse TFF’nin resmi internet sitesi olan www.tff.org ‘de yapılan açıklamalarına ilişkin olarak yine, yeni ve yeniden gerçeklerin açıklanması zorunluluğu doğmuştur.

Basında yer alan açıklamalardan başlamak gerekirse;

A Milli Takımımızın motivasyonunu kendi varlığı ile bağdaştıran mevcut TFF Başkanının sahaya çıkıp, kendisinin oynamayacağını kabullenmiş olmasını mutlulukla karşılıyoruz. Ancak Sayın Montella yönetiminde sahaya çıkacak olan A Milli Takımımızın başarısını sanki kendi başarısıymışçasına sahiplenmesini anlamak mümkün değildir.

A Milli Takımımızın alacağından emin olduğumuz başarıda, kadroda yer alacak futbolcularımızın alın terleri, teknik ekibin değerli taktikleri ve Milli Takımın değerli çalışanlarının emekleri yerine; sırf “Sayın Montella’yı ben getirdim, sorumluluk bende” cümlesi ile başarıyı şimdiden sahiplenilmesi en kibar şekliyle egosal bir yanılgıdan ibarettir.

18 Temmuz 2024 tarihi üzerindeki vurgularına rağmen halen TFF internet sitesinde yayınlanmış resmi karar sayısı ya da karar tarihi taşıyan bir TFF Yönetim Kurulu kararı bulunmamaktadır.

“Bizim olmazsa olmazımız milli takımdır” diyen mevcut TFF Başkanına hatırlatmak isteriz ki; A Milli Takımımız Türk Milletinin olmazsa olmazıdır. A Milli Takımımızın varlığının ve başarılarının bir zümre tarafından sahiplenilmesi de; bu nedenle mümkün değildir.

A Milli Takımımızın motivasyonunun kendisinin seçilemeyeceğinden emin olduğu TFF’nin Olağanüstü Seçimli Genel Kurulu ile nasıl bağdaştırıldığı hususunda herhangi bir açıklamada bulunamayan mevcut TFF Başkanına sormak isteriz ki; Türk Milletinin gururu olan A Milli Takım ile kendisinin koltuğu arasında nasıl bir motivasyon bağı bulunmaktadır?

Daha önce örneklerinin yaşandığı üzere 2008 Avrupa Şampiyonası öncesinde yine TFF Başkanlığında yaşanan değişim A Milli Takım’ın motivasyonunu etkilememişken; mevcut TFF Başkanı hangi gerekçe ile gücünü arkasında yer alan Türk Milletinden alan A Milli Takımımızın motivasyonunu bireysel olarak kendisine ya da mevcut TFF Yönetimine bağlamaktadır?

Mevcut TFF Başkanına hatırlatmak isteriz ki; sebepsiz inadından vazgeçmesi durumunda TFF Statüsü uyarınca Avrupa Şampiyonası başlamadan önce yeni TFF Başkanı ve Yönetimi seçilebilecekken; A Milli Takımımız, sadece Sayın Montella’yı kendisi getirdi diye mi motive olacaktır? A Milli Takım ve Milli Takım ekibi TFF Yönetimini tanımamaları halinde başarısız mı olacaktır?

“3-5 kişi” olarak tabir ettiği TFF’nin en üst organı olan Genel Kurul Delegelerinin TFF Kanunu ve TFF Statüsünden doğan haklarını, “hirs” kelimesi ile ortaya koyduğu düşüncelerine ek olarak, hangi hukuki gerekçe ile tanımadığını da açıklamasını beklediğimiz mevcut TFF Başkanı; TFF Statüsünün aradığı çoğunluğun sağlandığı halde neden göz göre göre doğruları açıklayamamaktadır?

Mevcut TFF Başkanı, TFF’nin en üst karar organı olan TFF Genel Kurul Delegelerini neden sadece Süper Lig Kulüpleri olarak yorumlamaktadır?

Kaldı ki; verdiği sayı da her zaman olduğu gibi gerçeği ortaya koymamakta olup, TFF Statüsü’nün aradığı çoğunluk karşısında hangi hukuki gerekçe ile durabileceğini düşünmektedir?

Yoksa mevcut TFF Başkanı, TFF Kanun ve Statüsünü koltuk sevdası nedeniyle tanımamakta mıdır?

TFF Kanun ve Statüsünü bilmediği açıklamalarından net şekilde anlaşılan mevcut TFF Başkanına MHK’nın “Yan Kurul” olduğunu ve TFF Statüsü’nün 42/7. Maddesi uyarınca TFF Yönetim Kurulu’nun süresi ile görev yapabileceğini hatırlatmak isteriz. Dolayısıyla “istifa” değil, TFF Yönetim Kurulunun seçimi ile yan kurulların görevi sona ermektedir.

Yayın ihalesinde mevcut TFF Başkanı tüm övgüyü almaya çalışmakla beraber, Süper Lig Kulüpler Birliği Vakfı’nın gayretleri ve ihaleye katılan değerli kurumların destekleriyle oluşan bu rakamdan bir başarı öyküsünü kendi adına nasıl yaratmaktadır?

Küfürlere numara vererek raporların kısalmasını sağlamak yerine, Türk Hakemliğini düştüğü duruma sebebiyet veren kişi olarak sorumluluğu alması daha doğru bir yaklaşım olacaktır.

Kulübümüzün Sayın Başkanına yönelik kullandığı ifadelere yönelik olarak; nihai hedefine ulaşmış olan bu demokratik ve hukuki hak arama özgürlüğünü “hirs” ile açıklamaktansa, seçildiği oya yakın imza ile kendisinin gitmesine yönelik talebi değerlendirmesinin yerine olacağını düşünmekteyiz. Mevcut TFF Başkanı, koltuk sevdası nedeniyle, seçildiği oydan daha fazla imzayla gönderilmesinin lekesini mi taşımak istemektedir?

TFF Genel Kurul Delegelerinin demokratik haklarını “imza” olarak küçümsemek yerine TFF Kanunu ve TFF Statüsü’nü okuması kendisi için en azından genel kültür olacaktır. Mevcut TFF Başkanı, hukuku tanımamak gibi bir hakkı olduğu kanaatine hangi gerekçeler ile sığınmaktadır?

İtibarını önemsediğini açıklamalarından anladığımız mevcut TFF Başkanı, “imza” ile gönderildiğinde itibarını nasıl koruyacaktır? İstenmediği yerde durmayacağını açıklayan mevcut TFF Başkanı, istenmediğini seçildiği oy sayısını geçen imzalarla mı anlayacaktır?

Mevcut TFF Başkanı, iki yıllık görev süresinde yapamadıklarını, neden “imzalar” toplandıktan sonra yapmayı taahhüt etmektedir?

Açıklamaları uyarınca aday olup olmayacağı dahi belli değilken; Olağanüstü Seçimli Genel Kurul için yeterli sayıda “imza” toplanmışken; neden geleceğe yönelik vaatlerde bulunmaktadır?

Stopaj iadesi, kendisi seçilmeden önce uygulanan ve Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Bakanlarımızın katkısıyla getirilen bir uygulamadır. Bu uygulamanın dahi övgüsünü kendine mal etmeye çalışan mevcut TFF Başkanı, kendi görev tanımına giren diğer konulardaki başarısızlıklarından neden bahsetmemektedir? Tüm dünyaya Türk Futbolunun değerini düşüren sayısız olaya sebebiyet veren mevcut TFF Başkanı neden bu başarısızlarını yok saymaktadır?

Yaptık dediği ve başarı olarak nitelendirdiği uygulamalardan hangi sonuçlar doğduğu da tüm Kamuoyunun malumudur. Değişirse Türk Futbolu kurtulur dediği MHK sistemini görev süresindeki iki yıllık dönemde inatla savunan mevcut TFF Başkanı değil midir?

Ülkemizde bir daha yaşanmamasını arzu ettiğimiz deprem felaketindeki Kulüplerin katkılarını yok sayarak; sanki tüm yardımı kendi cebinden yapmışçasına açıklama yapan mevcut TFF Başkanı, yardımların gerçek sahiplerini neden yok saymaktadır?

Basında yer alan bu açıklamalarını dışında; basından farklı olarak TFF internet sitesinde yer alan açıklamalarına da cevap vermek gerekirse; Kaosla beslenen ifadesinden, Türk Futbolunu içine düşürdüğü durumdan ders almayan mevcut TFF Başkanı neden kendine sorumluluk çıkarmamaktadır?

Mevcut TFF Başkanı, seçim kararını, TFF Genel Kurul Delegelerinin “imzaları” olmasaydı yine de alacak mıydı? Eğer alacaksa; bu kararın temelinde başarısızlıkları yatıyor muydu?

Azınlık diye kastedilen; TFF Statüsü’nün aradığı çoğunluk mudur?

TFF Statüsü uyarınca, TFF Genel Kurul Delegeleri’nin talepleri hangi gerekçe ile yok sayılmaktadır? TFF Statüsü’nün 29. Maddesi uyarınca 60 günlük bir süre değil; EN GEÇ 60 günlük bir süre bulunmaktadır. Dolayısıyla mevcut TFF Başkanı, TFF Genel Kurul Delegelerinin demokratik ve hukuki haklarını dikkate almayacak mıdır?

TFF Statüsü uyarınca, istendiği takdirde aynı delegeler ile toplanabilecek “Olağanüstü Seçimli Genel Kurul” ilk genel kurulu takiben 15 gün içerisinde yapılabilecektir. “Seçim” maddesinin oylanacağı genel kurul çağrısı da 22 gün içerisinde yapılabilecektir. Dolayısıyla, TFF Genel Kurul Delegelerinin demokratik ve hukuki haklarına istinaden 37 gün içerisinde “Olağanüstü Seçimli Genel Kurul” yapılabilecekken; mevcut TFF Başkanı neden çekinmektedir?

TFF Statüsünün aradığı “ÇOĞUNLUK” sağlandığı halde, “AZINLIK” sizin fikrinizden öteye geçmemektedir. Yukarıdaki gerçekler, mevcut TFF Başkanının fikrine tabi olmadığından ve hayaller yerine gerçeklere tabi bir hukuki düzene bağlı olduğu tartışmasız olan mevcut TFF Yönetimine son kez hatırlatmak isteriz.

Sizler, o “AZINLIK” diye tabir ettiğiniz Delegelerin oyları ile geldiğiniz gibi yine o oylar ile gideceksiniz. Beyhude çabalar ile “İSTENMEDİĞİNİZ YERDE KALMAK YERİNE”, “İTİBARINIZLA GENEL KURUL DELEGELERİNİN KARARINA UYMAK SON SEÇENEĞİNİZDİR”.

Saygılarımızla İSTANBULSPOR A.Ş.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir